Ölünceye Kadar Bakma Sözleşmesi

Ölünceye Kadar Bakma Sözleşmesi Nedir?

Ölünceye kadar bakma sözleşmesi; bakım borçlusunun bakım alacaklısını ölünceye kadar bakıp gözetme borcunu, bakım alacaklısının da bir malvarlığını veya bazı malvarlığı değerlerini ona devretme borcunu üstlendiği sözleşmedir. Bu sözleşme iki tarafa da borç yükleyen sözleşmedir. Bakım borçlusu kişi, bu sözleşme gereğince bakım alacaklısını ölünceye kadar bakmayı, onun barınma, beslenme, giydirme gibi ve sözleşme çerçevesinde kararlaştırılan tüm ihtiyaçlarını gidermeyi üstlenmektedir. Bakım alacaklısı; bakım borçlusunun yerine getirdiği veya getireceği edimlerin karşılığı olarak malvarlığını veya bir kısmını ona devretme borcu altına girmeyi üstlenmektedir.   

Ölünceye Kadar Bakma Sözleşmesi Geçerli Olması İçin Nerede Ne Şekilde Yapılmalı?

Türk Borçlar Kanunumuzun 612. maddesi gereğince ölünceye kadar bakma sözleşmeleri, miras sözleşmesi şeklinde yapılmalıdır. Ölünceye kadar bakma sözleşmesi miras sözleşmelerinden resmi vasiyetnamenin yapılma usulü gibi yetkili memur tarafından iki tanık huzurunda yapılır. 

Ölünceye kadar bakma sözleşmesi düzenleme hususunda yetkili resmi memurlar: noterler, sulh hukuk mahkemesi hakimleri ve tapu memurlarıdır. Sulh hukuk hakimi ile noter, taşınır/taşınmaz tüm mallara yönelik hakları ilgilendiren hususlara ilişkin olarak ölünceye kadar bakma sözleşmesi düzenleyebilmektedir. Tapu memurları ise yalnızca konusu taşınmaz üzerindeki ayni hakları ilgilendiren ölünceye kadar bakma sözleşmelerini düzenlemeye yetkilidir. 

Ölünceye Kadar Bakma Sözleşmesi Nasıl Düzenlenir?

Tarafların hazırladığı sözleşme, sözlü veya yazılı olarak resmi memura sunulur. Resmi memur tarafından usulüne uygun şekilde tanzim edilen sözleşme taraflarca okunup resmi memurun ve iki tanığın huzurunda imzalanır. 

Bakım Alacaklısının Haklarını Güvenceye Alma Yollarından Biri Yasal İpotek Hakkıdır.

Bakım Alacaklısı kişinin Yasal İpotek Hakkı TBK 612. Madde düzenlenmiştir. Bakım alacaklısı kişi bir taşınmazını bakım borçlusu kişiye devir etmiş ise; alacak haklarını güvenceye almak için bu taşınmaz üzerinde satıcı gibi yasal ipotek kurdurabilir. Bakım borçlusu kişi ölünceye kadar bakma sözleşmesinden kaynaklı yükümlülüklerini yerine getirmemesi halinde; bakım alacaklısı kişinin lehine tesis edilmiş ipotek ile alacağı güvence altına aldığından mağdur olması önlenmiş olacaktır. Bakım borçlusu kişi kötü niyetle taşınmazı 3. kişilere devir etmiş olsa bile bakım alacaklısı kişi bu ipotek sayesinde alacağını alabilecektir. Dolayısıyla yasal ipotek hakkının kullanılması ve ipotek tesis edilmesi bakım alacaklısı kişinin haklarını güvenceye alma da önemli bir yoldur. 

Ölünceye Kadar Bakma Sözleşmesi Muvazaalı Yapıldıysa Geçersiz Olacaktır. 

Ölünceye kadar bakma sözleşmeleri 3. Kişileri aldatmak amacıyla yapılabilmektedir. Örneğin mallarını hacizden kurtarmak, bazı mirasçıları mirastan mahrum bırakmak veya mirastan daha az pay almalarını sağlamak amacıyla bu sözleşme yapılabilmektedir. İşte bu durumda muvazaa söz konusu olmaktadır.  Bakım alacaklısı kişinin gerçek amacının hacizden kurtulmak, mirasçılardan mal kaçırmak veya malvarlığının sözleşme yaptığı kişiye bağışlanması olmasına rağmen görünüşte ölünceye kadar bakma sözleşmesi yapılmış olması durumunda muvazaa vardır. Bu durumda ölünceye kadar bakma sözleşmesi tarafların gerçek iradelerine uymadığı için geçersiz olacaktır. Miras hakkı çiğnenen tüm mirasçılar ölünceye kadar bakma sözleşmesinin muvazaa nedeniyle geçersizliğinin tespitini ve bu sözleşmeye dayanılarak oluşturulan tapu kaydının iptalini isteyebilecektir. 

Ölünceye Kadar Bakma Sözleşmesinin Sona Ermesi

Ölünceye kadar bakma sözleşmeleri, önel verilmek suretiyle veya önel verilmeksizin olmak üzere iki şekilde sona erebilmektedir. Tarafların karşılıklı olarak yükümlü oldukları edimler arasında önemli ölçüde oransızlık halinde önel verilmek suretiyle fesih söz konusu olabilmektedir. Önel verilmeksizin fesih için ise sözleşmeden doğan borçlara aykırılık, başkaca önemli bir sebeple sözleşmenin devamının imkansız hale gelmiş olması veya aşırı ölçüde güçleşmesi hallerinden biri söz konusu olmalıdır. Sözleşme bu sebeplerden birine dayanılarak feshedildiği takdirde kusurlu taraf, aldığı şeyi geri verir ve kusursuz tarafa, bu yüzden uğradığı zarara karşılık uygun bir tazminat ödemekle yükümlü olur. 

Bakım Borçlusunun Bakım Alacaklısından Önce Ölümü Halinde; bakım alacaklısı bir yıl içinde sözleşmenin feshini isteyebilir. Bu durumda bakım alacaklısı, bakım borçlusunun iflası hâlinde, iflas masasından isteyebileceği miktara eşit bir paranın kendisine ödenmesini, bakım borçlusunun mirasçılarından isteyebilir. Bakım alacaklısı bakım borçlusuna verdiği mal varlığı değerlerinin aynen iadesini mirasçılardan isteyemez. Bakım borçlusu iflas etmiş olsaydı, iflas masasından isteyebileceği miktara eşit tutarda paranın kendisine ödenmesini talep edebilecektir.